Kayıtlar

Ekim, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
"Mükemmel bir gün" ama bugünü yaşamaya bile "bir ömür yetmez". .........bu gece Ferzan Özpetek gecesi.
Resim
“- Seninle kendimi neredeyse insan gibi hissediyorum. - Neredeyse? - Abartmaya gerek yok.” Allegro(2005) / Christoffer Boe

Her şeyin tersini taşıyor yüzü -sanki - Ve taşırıyor

Resim
CEMAL'İN İÇ KONUŞMALARI / III Ben mi konuşuyorum - Cemal mi - Tanrının taşları mı konuşan Birbirine geçmiş sımsıkı Yollar boyunca uzayan uzayan. Kurtuluş'tan çok uzaklardayım Birbirimizden çok uzaklardayız Çok yakınız birbirimize - tekdüze günler - Ester parmaklarını geçirmiş kalbine Yeşim taşlı iğnesini yoklar gibi - Sıkıştırılmış bir sandviç sesi - Sürekli anneme bakıyor Annemse bir elinde rakı kadehi Ötekinde kağıtlar Oyun kağıtları Teyzeme bakıyor sürekli Teyzemse yaratılmakta olan bir anıya benziyor Bakışları anlamsız Gölgeli Kendinde bakıyor olmalı Ne tuhaf, herkes bir yerlere bakıyor Hiç kımıldamadan Bir ışık paçası düşüyor annemin yüzüne Arada kovmak için elini sallıyor yalnız - Dalgınlık, başka değil - Neyi bitiriyoruz, neyi başlatıyoruz Neyi bekliyoruz, bilmem ki Kapı mı çalınıyor ne - gidip açıyorum - Kimse yok Peki Nasıl karşılanır yok olan bir şey Karşılıyorum Birlikte salona geçiyoruz. Oturuyoruz karşı karşıya Yok olan şeyl
Resim
"Herkes kendine ait olan bu dünyadan daha iyi olduğuna inanır ve daha iyi olmak ister, fakat, en iyi dünya, bu dünyanın kendisini diğerlerinden daha iyi ifade eden dünyadır yalnızca." Hegel

Düşünkara Fanzin Film Gösterimi

Resim
Düşünkara Fanzin, 3 yıldır 13 sayıyla orada, burada, şuradaydı.   Şimdilerde 14. sayı çıktı çıkacak.   Geçen sene bu zamanlar herkese açık etkinlikle fanzin dışında bir de film izleme grubu oluşturdu.   Şimdi bu grubun ilk senesini doldurduk ve 22. film gösterimimizdeyiz. (10 -13 aktif katılımcı, toplam 23 kişi) 2 haftada bir, bazen aklımıza esince daha sık ya da daha geniş zamanlarda film gösterimleri yaptık. İstedik ki bu gösterimleri senede bir kez de olsa herkese duyuralım ve bize katılmak isteyenler olursa birlikte devam edelim. Ha, devam etmek zorunda değilsiniz, bir film izleyip çıkacaktım da diyebilirsiniz elbette. Filmleri -kimseyi bir filmle sınırlamamak adına- 5 adet olmak üzere seçtik. En çok oy alan filmi göstereceğiz. Etkinliğin Facebook bağlantısı:  http://www.facebook.com/event.php?eid=162243333797161 Rica ediyorum arkadaşlarınıza çok sosyal bir insan olduğunuzu göstermek için "katılacağım" işaretlemeyin. Gerçekten gelecekseniz.... dusuk
x:      God is an Astronaut! God: This is Your Captain Speaking , you must die....

Pavese'den

Resim
9 Mart 1947 Solino yolu: Bugün dere yatakları, ağaç kümeleri, kahverengileri,mavileri, evleriyle o büyük tepeyi görüp şöyle dedin: "İşte böyle bir yer, olması gerektiği gibi olan bir yer. Sana yeter bu kadarı. Hiç değişmeyen bir yer. Neden başka bir yer aramalı? Yaşa bunların arasında, bırak sarsınlar seni; hava gibi, geçip giden bulutlar gibi bunlarla yaşa. Kimse bilmiyor her şeyin burada olduğunu  ve geriye kalan her şeyin gelip geçeceğini, sadece bu yerin değişmeyeceğini..." Pavese Yaşama Uğraşı sy. 339 koyu renkle yazılmış ekleme benimdir. resim

inanılmaz

Resim
"İnanılmaz şeyleri gerçekmiş gibi anlatmak - eskilerin yöntemi; gerçekleri inanılmaz şeylermiş gibi anlatmak - yenilerin yöntemi." Pavese  sy. 279  Yaşama Uğraşı inanılmaz şeylerin olacağına dair olan inancımız tükenme noktasında ve biz onlara sadece yazarak ulaşabiliyoruz artık. bırakalım da böyle anlatsınlar, bu dünyada sıkışmışlık hissi başka türlü nasıl geçebilir ki Pavese... cesare pavese

baba - diyaloglar

- 90lı yılarda Saddam'ın Türk baskısı döneminde bizim bi sığınağımız vardı evin altında.(Amasya-Suluova) Hiç gitmemiştik ama gitsek ne yapardık diye hep hayal kurardım.  "Okey oynarız sıkılırsak baba" derdim,  o da bana "ses olur kızım, başka -oyun- düşün" derdi, düşünmüştüm. - 2000'li yıllar Tayyip'in insan baskısı döneminde hali hazırda bitirilmiş bir üniversite diploması var kolumun altında. (Ankara-Merkez)  Hiç kullanamamıştım ama kullansam ne yapardım diye hayal kurmaktayım.  "N'apcam baba memurluk falan mı?" derdim, o da bana "yok mu kızım arkadaşlarında cemaat, akın b.ku falan" derdi. Ben de ona "Saçmalama baba, çocuk oyuncağı mı bu, başka bir -ülke- düşün." dedim, düşünemedi.
Resim
"nasıl olur da, ben olan bir zaman sonra ben olmayacağım." "zaman her yarayı iyileştirir, ya zamanın kendisi bir hastalıksa" wings of desire,  wim wenders .
Resim
huzursuzluğun kaynağı nedir? arzu duyan bireyle toplum arasında çelişki var mıdır? mutluluk - libido ekonomisi

Lan,

"Lan, duyguları kağıda aktaramayanlar kadar acı çekiyorum." Kerim Akbaş

fanzin anlatmak

Resim
-fanzinleri anlatır mısın bana ?meraktayım.. - fanzin-ler nasıl anlatılır ki ben bilmem... ben düşünkara'yı bilirim. diğerleri türlü türlüdür bir sınıfı, bir tanımı vs yoktur genelinin. düşünkara da fotokopiyle çoğalan eskiden 2 ayda bir şimdilerde çıkıp çıkmamak konusunda kararsız olan bir şey. fotokpidir, herkes katkıda bulunur canı isterse. ordan burdan alıntılar yapabilir, ama bunu pek tercih etmez çoğunlukla daha çok yazanların kendi yazdıklarına yer verir. dokunur, okunur ve atılır, atılmazsa arada bir hatırlanır. internette değildir basılıdır aslı ve öyle de kalacaktır. ankarada çıkar ankarada dağıtılır. çok istenirse şehirdışına kargoyla gider. bazen isterler ama gitmez, ulaşılamayan olmak ister kendi kendine. bunu da pek beceremez herkes ulaşır herhalde bir şekilde der kendini çürütür. daldım yazdım çokca ama inan hepsi de düşünkara:) - çok fanzin varmış şu yaşımda öğrendim. -fanzin garip bir farkındalıktır. bir kez birine rastladın mı hepsine rastlamaya başlarsın

kaufman

Resim
"Özgün şeyler bir şey ifade etmez; herkes herkes gibidir." Synecdoche, New York Charlie Kaufman Burak Özkan  katkısıyla

jarmusch

Resim
...hayalgücünüzü gazlayan, sizi ilhamla titreştiren her yerden çalın. jim jarmusch         “Hiçbir şey orijinal değildir. Hayalgücünüzü gazlayan, sizi ilhamla titreştiren heryerden çalın. Eski filmlerden, yeni filmlerden, müzikten, kitaplardan, resimlerden, fotoğraflardan, şiirlerden, rüyalardan, rastgele sohbetlerden, mimariden, köprülerden, tabelalardan, ağaçlardan, bulutlardan, sulak havzalardan, ışık ve gölgelerden beslenin. Sadece ve sadece ruhunuza seslenen şeyleri malzeme alın.      Bunu yaparsanız işiniz (ve hırsızlığınız) özgün olur. Özgünlük paha biçilmez, orijinallik safsatadır. Bunları yaptıktan sonra da hırsızlığınızı saklamakla uğraşmayın, tam tersine değerini bilin. Jean-Luc Godard’ın “Nerden aldığınız değil, nereye götürdüğünüz önemlidir.” sözünü hep aklınızda tutun.” Jim Jarmusch çeviri: Şenol Erdoğan

normal

Resim
Deliliği de popülerleştiğinize göre artık normal davranabilirsiniz.

sanki

Resim
"Gözleri gözlerimi mıknatıs gibi kendine yöneltirken kimsenin gözlerini hala kaçırmamış olması şaşırtıcıydı.  Biri önce davranacaktı ama o biri bizden biri değildi sanki." yirmimartikibindokuz kendimden alıntıdır. burada  
Resim
Dışarıdan bakınca içeriyi göremediğiniz camlara bakarak asla saçınızı düzeltmeyin. İğrenç görünüyor diye bağıramıyorum.

kafanla duvar arasındaki mesafe

Resim
"Lacan, aşk için; "sende olmayanı, senden istemeyen birine vermektir" diyor. Ben de, "aşk kafanı duvara vurmaktır" diyorum, kafanla duvar arasındaki mesafe dolayımsızlığın, yani sözün bittiği yerin ifadesiyse..." Bella Hatip Yüzyılın Psikanalizi, Cogito sy, 218  Rene Magritte
Resim
bu görsel tarafımdan yapılalı az biraz olmuştur. başka bir dünyanın insanları onlar, yahu onlar bile başka bir dünyanın hayalindeler..

everybody knows - cohen

" herkes biliyor, çıplak adamın ve kadının sadece geçmişin parlayan birer kalıntıları oldugunu herkes biliyor, sahnenin öldüğünü ama yatagında bir sayaç olacak açığa vuran herkesin bildiği şeyi"
Resim
insanlar kendilerini çok dikkate alıp başkalarından şikayet edip duruyorlar ben de kendimi çok dikkate alıp kendimden şikayet ediyorum diyorum, yine başkası oluyorum.
iyi izleyin beni, kendime ihanet ediyorum.

dolunay

Resim
Dolunaya kaç akşam kaldı?  Ne çıkar kaç akşam kaldığından dolunaya  Bu karanlık anı çalarken sorduk mu zamanı?  Oruç Aruoba İle

pavese'ye ithaf

Resim
ayağına yaşayan gömütler takıyor en büyük çelmeyi ölümü düşünmeyerek nasıl yaşanırdı ki! pavese'ye ithaf
Resim
"....Ağızlarından çıkan sözler, birbirlerinden habersiz, birbirlerinin önünden geçip gider. İlk şaşkınlıkta yanılır elleri, uzanacakları yere uzanmaz. – ta ki acı, arkalarında geniş boyutlara ulaşsın. O zaman oturur, başlarını eğip susarlar. Adeta bir ormanın hışırdadığı duyulur başları üzerinde. Daha önceleri hiç görülmedik ölçüde birbirlerine yaklaşırlar." Nesnelerin Melodisi Üzerine Notlar, (19)/ Rainer Maria Rilke

"Başkalarına acı, kendine acıma"

istersen başkalarına acı, ama hiçbir zaman kendine acıma... Korktuğumuz şeyden, dolayısıyla kendimiz olabileceğimiz, bizimle belli bir yakınlığı olan şeyden nefret ederiz, çünkü herkes kendinden nefret eder. Bir insanın en ilginç, en verimli nitelikleri kendisinde ve başkalarında en çok nefret ettiği niteliklerdir, çünkü nefret bütün öbür duyguları da (sevgi, kıskançlık, bilgisizlik, gizlilik, bilme, sahip olma isteği) içerir. Acı çektiren de nefrettir. Nefreti yenmek demek, kendini tanımaya, kendine egemen olmaya, kendini doğrulamaya, dolayısıyla acı çekişe son vermeye doğru bir adım atmak demektir. Acı çekiyorsak, suç her zaman bizdedir. Pavese, Yaşama Uğraşı not ki tam ben:  Pavese'nin bu kitaplaşmış günlüklerini yazdıktan sonra intihar etmiş olması sizi yanıltmasın. O oldukça fazla yaşamıştır. Hayat aslında bu kadar yaşamak için bazılarımıza fazla, bakmayın şikayet edip durduğumuza, merak var özde. Merak süreğen bir şeydir. Sürükleyen bir şeydir. Kuşkusuz ki, s
Resim
“Gül,ey saf çelişki Bütün göz kapaklarının altında Hiç kimsenin uykusu olamamanın sevinci…”  rilke

sürekli

Resim
sürekli uyuduğumdan şikayet edersiniz hep... sürekli uyandığımdansa kimse söz etmez. bu görsel tarafımdan yapılalı az biraz olmuştur.

Açık mektup

Resim
 Sevgili Jim, onca filmi çekip işte bu dedirttikten sonra the Limits of Control filmiyse en son yapabildiğin, artık ölebilirsin lütfen.
Resim
İsteğim deniz yazmaktı. Zümrütlerin, gök yakutların sabrını; ağaçların tarihsizliğini... Bir tek kıyısını kavrayabildiğimiz, anlamını ancak bir tek kıyısıyla kurduğumuz denizin öyküleri yoktur bir kara adamı için.... Deniz kara adamını yalnız sınırlarını kaldırışı değil, sınır düşüncesini içinden çıkarıp atıvermesidir. Her şeyin bir aradalığının bir yerde başlaması ya da bitmesidir. İstediğin deniz yazmaktı. Her şeyin bir aradalığına yenik düşeceğini bile bile. Bilge Karasu - Altı Ay Bir Güz
"Sevişmek gibidir şiir yazmak, duyduğu tadın paylaşılıp paylaşılmadığından hiç bilemez insan." Cesare Pavese, Yaşama Uğraşı
Resim
"Manevi bakımdan böyle bir çöküntüye düşünce, maddi çöküntünün de gerektiğini düşünüyorum ister istemez. Söz gelimi ayakkabılarımın altında delik olması ne kadar uygun olurdu şimdi!" Cesare Pavese, Yaşama Uğraşı
Resim
Yapaylıklar hep gerçeğine benzemeye çalışıyorlardı. Nasıl da boyanıp boyanıp çıkıyorlar ve asıl olana yamanıyorlar. Aman allahım sayın seyirciler, üç beş sokak lambası yıldızlara karşı savaş açmış, onları oradan inebilen bir şey zannediyorlar. Daha fazla zıplamalıydılar ama önce, ilk önce, en önce de kendi üzerilerine tırmanmalıydılar. Vah zavallılar!
Resim
"her şey geçer; aşk, sanat, yeryüzü... sen ve ben, özellikle de ben .." 99 francs(2007),  Jan Kounen